Bir dönem Galatasaray’da kiralık olarak forma giyen ve Ter Stegen’in sakatlığı sonrası Barcelona’da birinci kaleci olan Inaki Pena, dikkat çeken açıklamalar yaptı.

“KATKI SAĞLAMAK İSTİYORUM”

Altyapıda uzun yıllar geçirdin, bir dönem Galatasaray’ad kiralık olarak oynadın ve şimdi Barcelona’da ilk 11 oyuncususun. Sence bunca şeye değdi mi? “Evet kesinlikle değdi. Herkes oynamak ve kendini önemli hissetmek ister. Rolümün ne olduğunu biliyorum ve artık aldığım süreyi arttırarak takıma doğrudan katkı sağlamak istiyorum.”

“FIRSAT NE ZAMAN GELİR BİLİNMEZ”

“İkinci kaleci rolünde sabırlı olmanız gerekir çünkü fırsatın ne zaman geleceğini asla bilemezsiniz. Gerektiğinde iyi performans sergileyebilmek için tam hazır olmanız ve her zaman sanki oynayacakmışsınız gibi gibi antrenman yapmanız gerekir. Bundan dolayı sürekli kendimi geliştirmek için çalışıyorum. Takım arkadaşlarımın ve Ter Stegen gibi bir kalecinin yanında çok şey öğreniyorsunuz. Marc bana çok yardım ediyor. İkimiz de maksimumuzu antrenmanlarda veriyoruz. Bu da daha iyi olmamızı sağlıyor. Sabırla her şey gelir.”

“EN İYİ DÖNEMDE KATILMADIM”

“Barcelona’ya en iyi dönemde katılmadığım doğru. Hassas bir dönemden geçiyoruz ama her koşulda oynarım. Her sezon iyi ya da kötü seriler olur. Takımın iyiye gitmesi için elimizden geleni yapmamız lazım.”

“G.SARAY’A GİTMEME İZİN VERDİ”

“Xavi gelmeden önce yedek takımdaydım ve A takımın üçüncü kalecisiydim. Bana A takımda oynayabilecek potansiyelde olduğumu söyledi. Ben de o dönem bunun gerçekleşmesi için başka bir kulübe gidip kendimi geliştirmem gerektiğini söyledim. Sezon ortasında Galatasaray’a kiralık olarak gitmeme izin verdiği için Xavi’ye teşekkür ediyorum. Bana güven verdi.”

“Türkiye’ye gitmek doğru bir karar mıydı?” “Yedek takım ile A takım arasında geçen 4-5 sezondan sonra bir değişikliğe ihtiyaç vardı. Gençken kaliteli dakikalara ihtiyaç vardır. O anda Türkiye’ye, Galatasaray’a gitme fırsatım oldu. Bunun için çok gururluyum. Riskli bir karar aldım. Takım küme düşmeye yakındı ve takımın idolü kaptan Muslera sakatlanmıştı. Onun yerine geçmek zorundaydım. Domenec Torrent ve Barça’da antrenörlük yapmış Ricard Segarra oraya gitmem için beni ikna etmeye çalıştılar. İspanya’dan gelen diğer teklifleri reddettim ve Galatasaray’a gittim. Verdiğim bu kararda da haklıydım.”

DOMENEC TORRENT İTİRAFI

“Domenec Torrent ile çalışma deneyimi nasıldı?” “Barça’nın oyununa mümkün olduğu kadar yakın bir oyun metodolojisine sahip takıma gitmek istedim. Domenec de Guardiola ile uzun yıllar çalıştı. Benden ne isteyeceğini biliyordum. O da benim ne vereceğimi biliyordu.”

“MUSLERA’YI SEVİYORUM”

“Muslera ile nasıl bir ilişkiniz var?” “Çok güzel bir ilişkimiz var. 11-12 yıldır orada oynuyor ve Türkçe konuşuyor. Ciddi bir sakatlık yaşadığı için oraya gittim. Bana profesyonel ve kişisel düzeyde çok yardımcı oldu. Onu çok seviyorum. Ara sıra konuşuyoruz.”

“TÜRKİYE’YE GİTME AMACIM…”

“Türkiye’ye gittiğimde amacım en üst düzeyde rekabet edebilecek durumda olup olmadığımı görmekti. Yedek takımla as takım arasında geçirdiğim bunca yıl, kendi seviyemi görmeme izin vermedi. Orada beş ay boyunca çok iyi bir seviyede oynadım ve bu bana güven verdi.”