KRİTİK MAÇIN İLK 11’LERİ
Fenerbahçe: İrfan Can Eğribayat, Osayi, Djiku, Oosterwolde, Ferdi Kadıoğlu, İsmail Yüksek, Fred, Szymanski, İrfan Can Kahveci, Kent, Batshuayi
Union Saint Gilloise: Lindner, Terho, Castro-Montes, Vanhoutte, Machida, Lapoussin, Amani, Rasmussen, Sadiki, Nilsson, Eckert
F.BAHÇE İLK MAÇIN AVANTAJIYLA ÇEYREK FİNALDE
Fenerbahçe, UEFA Konferans Ligi Son 16 Turu’nda Union Saint Gilloise ile eşleşmişti. Sarı-lacivertliler, Belçika’da oynanan maçta rakibini 3-0’lık skorla mağlup etmişti. Fenerbahçe, evinde oynadığı mücadelede ise rakibine 1-0’lık skorla yenildi. Union Saint Gilloise ve maçın tek golünü 68’inci dakikada Mathias Rasmussen kaydetti.
KARTAL’DAN OYUNCULARINA TEBRİK
Mücadelenin ardından da Kanarya’da teknik direktör İsmail Kartal açıklamalarda bulundu. Hafta sonu oynanacak Trabzonspor maçını düşündüklerini kaydeden başarılı hoca, “İki aşamalı maçlar olduğu için ilk maçta çok güzel bir strateji ortaya koyduk. İlk maçta istediğimizi aldık. Bugün de aynı ciddiyetle maça başladık. Oyuncularımız plana sadık kaldı. İkinci yarıya rakip daha istekli, arzulu başladı. Beklemediğimiz bir goldü. Kazanarak turu geçmek istiyorduk ama sakat oyuncularımız var, bunları düşünerek ve hafta sonundaki maçı düşünerek bir plan üzerinden oynadık. Kaybetmemize rağmen turu geçtik, çeyrek finaldeyiz. Oyuncularımı kutluyorum” dedi.
Fanatik yazarları da Fenerbahçe’nin 1-0 yenilmesine rağmen ilk maçtaki 3-0’lık skorun avantajıyla UEFA Konferans Ligi’nde çeyrek finale yükselmeyi başaran Fenerbahçe’yi köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar…
KEYFİNİ ÇIKARMAK – FAİK ÇETİNER
Fenerbahçe tur, St.Gilloise prestij peşindeydi. Maçı seyredenler Belçika takımının nasıl dişli, nasıl mücadeleci olduğuna şahit oldular. Böyle bir takımı kendi evinde farklı yenip, rövanşa büyük avantajla çıkmayı kimse küçümsemesin. St.Gilloise en azından rövanşı kazanıp prestijini kurtarma peşindeydi. İsmail Kartal avantajlı ilk maç skorundan sonra sadece Tadiç’i kulübeye çekmiş, büyük rotasyon yapmamıştı. Gönül almak için Kent’i sahaya Tadiç’in pozisyonunda sürmüştü. Kalede ise görevi İrfan Can Eğribayat’a vermişti. Önde baskı yapan, ayağa pas ve çabuk oynayan misafir takım ilk 45 dakikada daha çok pozisyona giren taraf oluyordu. Fenerbahçe kontrollü oyunu tercih ederken, ilk maçta olduğu gibi, rakibin geride bıraktığı geniş alanlardan, ani ataklarla faydalanmak istedi. Ancak 45 dakika içinde bunu başaramadı.
YORULANLAR KENARA
Oyunun ikinci bölümünde Sarı-Lacivertliler topu rakibe verip, daha çok savunmada kaldılar. Bu bölümde Belçika takımı pozisyon da buldu, golünü de attı. İsmail Kartal son 30 dakikada yorulanları dışarı alıp (Kahveci, Fred, Batshuayi, Kent) kulübedekileri (Tadiç, Zajc, Dzeko, Mert Hakan) oyuna aldı. Son bölümde Fenerbahçe tura oynadı ve hedefine ulaştı. 90 dakika için Fenerbahçe’yi eleştirmeyi rafa kaldıralım. Uzun bir aradan sonra bir Türk takımı Avrupa arenasında çeyrek finale yükseldi. Tebrikler Fenerbahçe. Devamı gelsin deyip, keyfini çıkartalım.
YORGUNLUK ETKİSİ – ERMAN ÖZGÜR
Ne kadar sistem takımı olursanız olun karşınızda Fenerbahçe gibi ne istediğini bilen, kadro kalitesi sizden daha yüksek, iyi konsantre olmuş disiplinli ve özellikle de ilk maçı deplasmanda büyük bir farkla kazanmış bir takım varsa işiniz mucizelere kalmış demektir. Gelelim maça… Fenerbahçe için topu ayağında tutmak kadar çabuk hücum etmenin de önemli olduğu bir karşılaşmada rakibine pozisyon vermiş olsa da Szymanski ve Ryan Kent’in kötü oyunlarına rağmen rakibi kadar olmasa da pozisyona da giren bir takım izledik. Hücumdaki en net fırsatımızda Szymanski kaçırmasına rağmen, Union’un pozisyonlarında İrfan Can Eğribayat’ın başarılı kurtarışları vardı. Sonuçta devre istediğimiz gibi yıpranmadan ilk yarı berabere bitti.
DJİKU OLMASA…
Fenerbahçe ikinci yarıda bu kontrollü oyunu daha düşük tempoda oynamak isteyince açıkçası biraz tadımız kaçtı. Union’un turun kaderini değiştirebilmek adına her türlü riski aldığı ikinci yarıda Djiku olmasa maç bir kabusa dönüşebilirdi. Rasmussen’in golü bir umut olsa da Union’un gücü bu düşük vitesli Fenerbahçe’ye karşı daha fazlasına yetmedi. Mağlubiyete rağmen turu geçmeyi başaran Fenerbahçe, oyun olarak günü kurtarmayı yeterli buldu. İki kulvarda iddialı olan Fenerbahçe için bana göre yorgunluklar bu oyun için yeterli bir bahanedir diyebilirim.
RAHATLIKTAN – SERKAN AKCAN
İlk maçın 3-0 kazanılmasının rahatlığı İsmail Kartal’ın kadro seçimine fazlasıyla yansıdı. Kaleye İrfan Can’ı koyup Ryan Kent’i sol forvette kullanan İsmail hoca önde de yine Batshuayi’yi tercih etti. Batshuayi, alışılmışın dışında bir maç başlangıcına imza attı. Sahada ‘Edin Batshuayi’yi izletmeye çok niyetliydi. Nitekim 18. dakikada Batshuayi’nin yarattığı bir pozisyon seyrettik. Savunmanın önüne kadar gelip oyunun kurulumuna katılan Belçikalı santrfor Dzeko’nun kostümünü giymiş gibiydi. Onun başlattığı atak İrfan Can Kahveci’nin pası ve Osayi’nin ağlara gönderdiği topla bittiğinde ofsayt bayrağı kalkmış olsa da harikulade bir organizasyon izlemiş olduk. Ama sonrasında gözler hep Dzeko’yu aradı durdu çünkü Batshuayi’nin fabrika ayarlarına dönmesi uzun sürmedi. Dzeko ile Batshuayi arasındaki en büyük farkı 75’ten sonra gördük sanırım. Geriye yaslanmayı reddettiğini jest, mimikleriyle gösterdi, sahadaki herkesi öne çağırdı, derine geldi oyunu kurdu ve maçı bitirdi.
İKİ KİŞİLİK DJİKU
İsmail Kartal’ın ilk maça başlama planının sebebi aslında Fenerbahçe’nin yediği golün organizasyonunda gizliydi. US Gilloise forveti, Osayi’nin üzerinden ortayı kestiğinde arka direkte sol bek savunmasıyla bertaraf edilecek bir pozisyon Ferdi’nin kısa kalması sebebiyle top ağlarla buluştu. Djiku dün gece savunmanın sigortası gibiydi. Ganalı stoper harika oyun kuruculuğunun yanında Becao’nun sert savunmasından esintiler sundu. Birçok pozisyonda doğru yerdeydi, rakibin tehlikeli ataklarını kesti, adeta iki kişilik oynadı.
ALKIŞLARLA ÇEYREK FİNALE… – MEHMET ALİ SABUNCU
İlk maçtan avantajlı bir skorla ayrılan Fenerbahçe’de, teknik direktör İsmail Kartal, Trabzonspor maçını da düşünerek, kadroyu değiştirerek rövanşa çıktı. Gelelim 90 dakikanın önemli anlarına;
TEK GOL VAR
3’te Szymanski sağdan kaleye yüklendi, son anda rakip defans müdahale etti. 4’te Batshuayi kaleyi yokladı, Lindner başarılıydı. 9’da Nilsson’un şutunu Ferdi engelledi. 33’te Rasmussen vurdu, kaleci İrfan Can müthiş çıkardı. Devre golsüz bitti. 53’te Djiku kafayla golü çıkardı. 61’de İrfan Can Kahveci ve Samuel arka arkaya rakip kaleyi bunalttı ama tabela değişmedi. 68’de Rasmussen kafayla durumu 1-0 yaptı. Maç bu sonuçla bitti. Fenerbahçe, Konferans Ligi’nde adını çeyrek finale yazdırdı…
KENT İLE 75 DAKİKA!
Yani bu kadar takımdan uzak bir futbolcu olur. Neden taraftarı geriyorsunuz. Çok çok kötü ve oyundan alınmalı. Niye 75 dakika bekliyorsun, ey Fenerbahçe kulübesi… Zaten ligde anlamsız gerginlik var. Mecbur mu bu insanlar gerginlik yaşamaya… Allahtan ilk maçta 3 gol attınız. Adamı satacaksınız vitrine mi koyuyorsunuz? Bu adamı kim alır..?
GÜNDEM
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024